Uzun bir hafta sonu

Bu hafta sonu uzun bir hafta sonu oldu.

Cuma günü son aşılarını olmak üzere evde kalınca, bizimkilerle 3 gün dolu dolu geçti.
Tabii ki bundan bir şikayetimiz yok.
Havalar soğuk gittiği için çok fazla dışarı çıkamadık, biz de evde ne yapabilirsek hepsini yaptık.

Oyun hamuru ile oynadık ve  resim yaptık.

 Bu resmi ilk önce Deniz yaptı, ben de onun çiziminin üzerine mğdahale ettim. Böylece ortak bir çalışma yapmış olduk.

Bu resimdeki arabaları bana Deniz çizdirdi, bu sefer benim çizimime müdahale eden Deniz oldu ve arabaların üzerini boyadı. Yani bu da ortak bir çalışma. 

Bu da ortak bir çalışma, ama bu sefer 3 kardeşin birlikte yaptığı ortak bir çalışma. 

Bol bol kitaplara baktık (henüz kitap okunmasından hoşlanmıyor benimkiler) yani kitapların resimlerine bakıp onlar hakkında konuştuk. Arada onlar anlattı ben dinledim, arada da ben anlattım onlar dinledi.

Çıkartma yapıştırdık.
Bu olayı biraz daha heyecanlı hale getirmek için duvara büyük bir kağıt yapıştırdım, bebeklerim de çıkartmaları bu kağıdın üzerine yapıştırdılar.

Komik suratlar yaptık.
Suratları yapmak için gerekli olan parçaları, bebekler uyurken ben hazırladım. Onlar ise benim önceden hazırladığım surata bakarak bu parçaları istedikleri yerlere yapıştırdılar.
Tabii bazen, 'göz nerede?' ya da 'kulak nerede?' diye sormam gerekti.
Buna rağmen yüzün her uzvu olması gereken yerde olmadı. Ama işin eğlenceli tarafı da buydu zaten.

Defne'nin suratı

Deniz'in suratı

Nolwen'in suratı

Tren yolu inşa edip, yıktık.

Tahta bloklar ile (Kapla) oyuncak arabalara garaj inşa edip yıktık.
En eğlenceli kısmı yıkmak olduğu için, inşa etmek benim görevim oldu. Benim 3'lüm ise yıkma görevini üstlendi.

Biraz müzik yaptık, davul, mızıka, org ve ksilofon çaldık. En çok davulu seviyorlar, çünkü herşey davul olarak kullanılabiliyor ve çok farklı sesler elde edilebiliyor.

Bunların dışında, evin içinde bol bol koşturduk. zıpladık, atladık.

Daha yapılabilecek pek çok şey var tabiiki, bizim bu hafta sonumuz ise bunlarla doldu.